9 Nisan 2012 Pazartesi

Yar'a...

Gece çoktan çökmüş üstüme, belli belirsiz bir uykudayım ve aklımda yine sen,
Hep kapının dışında ve ayazlarda hissediyorum kendimi, montuma sarınarak sigara içesim geliyor,
Ve kısarak gözlerimi maziye bir bakış atmak,
Sonra küller görüyorum yerde, belli ki eskiden kalma,
Ne zaman aklıma düşsen yapıyorum bunu ve anlıyorum ki o kül bana ait,
Yandığım günlere, haftalara hatta yıllara ait,
Sen giderken ben ardında yandım yar, kavruldum.
Hala çocuk gibi özlüyorum seni, acıyor gözlerim,
Hasretin hala acıtıyor, ne tuhaf değil mi?
Hala kan lekesi var göğsümde,
Ne zaman susasam aklıma yine sen geliyorsun, bir ikinize dayanamıyorum çünkü.
İkinize de kanıyorum ama suya başka sana başka kanıyorum,
Günlerden veda, yıllardan ayrılık çalıyor saatim,
Adını koyamadığım zamanlara koyuyorum yar adını,
Hala biliyor beni oralar,
Ne vakit gelsem hemen seni hatırlatıyor,
Bilmiyor ki ben seni hiç unutmuyorum,
Gecen gün fark ettim, sol yanım üşüyor hala,
Sonra bir eksiklik var diyorum, hatırlıyorum.
Sende kalmış bir yanım,
Tebessüm ediyorum ve sadece ona iyi baktığını umut ediyorum,
Unutmadım seni aşk, adını dilime, gözlerime, ellerime yazmışım,
Göğsümde sen, dudaklarımda sen,
Akil fikir desen, kalmadı ki ,
Simdi daha iyi anlıyorum Mecnun’u,
Daha iyi anlıyorum Kerem’i, Ferhat’ı,
Simdi kapanıyor yine gözlerim,
Bir an bedenini hisseder gibi oluyorum ama tabirler kitabında adin yazmıyor aşk,
Orada bile sensiz kalıyorum.

18 Mart 2012 Pazar

Bazen...

Bazen öylesine yaşayacaksın hayatı, gelişine yani. Hesap yapmayacaksın, yaşayacaksın sadece. Affedici olacaksın bazen, bazen avazın çıktığı kadar bağıracaksın, söveceksin bazen ağız dolusu. Güvenmeyeceksin bazen insanlara, rest çekeceksin alayının tohumuna para saymamış gibi. Bazen tebessüm edeceksin öylesine, siktir et dercesine arkanı dönüp gideceksin.
Yalan olduğunu bile bile kaptıracaksın bazen kendini hatta sen de o yalanın bir parçası olacaksın, sonra da bir kalemde silip atacaksın o yalanı hayatından hiç yaşanmamış gibi.
Yalnız kalacaksın bazen, bir başına sadece kendinle ve hayallerinle. Bir sigara yakacaksın ve hep mutlu sonla bitireceksin son kurduğun düşü. Nefret edeceksin bazen, beddua edeceksin, yok mu sanki ilahi adalet, anlayacak kanadığında içi, sebebinin sana yaptıkları olduğunu.
Hayatını darma duman edeceksin bazen, sırf cesaretini görmek için neleri yapabildiğine dair. Tırsmayacaksın öyle hemen. Delikanlı olacaksın. Sonra sarhoş olacaksın, hem de adam akıllı.
Rakı şişesindeki balık bile yanında ekabir gibi kalacak.
Eski hatıraları toplayıp atacaksın bazen. Kolilere koyacaksın yaşanmışlıkları. Yer açacaksın yenilerine.
Sonra ümidini kaybedeceksin bazen, ansızın karanlıklar içinde kalacaksın. Ağlayacaksın bazen hıçkıra hıçkıra.
Yaşayacaksın işte, planın, hesabın kitabın olmayacak.
Satacaksın anasını avradını, gelmişini geçmişini hatta eşini beşiğini, soyunu sütünü...
Bileceksin ki alması gerekenler alacak nasibini senin sövdüğün yerden.

16 Mart 2012 Cuma

Yeni Başlangıçlar...

Lao Tzu'nun çok güzel bir sözü var.
"Tanrı size istediğiniz insanları değil, ihtiyacınız olan insanları verir. Öyle ki bu insanlar size yardım edecek, sizi inciticek, acı verecek, sizi terkedecek, sizi sevecek ve olmanız gereken insan olabilmenizi sağlayacaktır.”
Her bitiş yeni bir başlangıç ve her deneyim de bir sonraki deneyime hazırlık gibi. Asıl olan gerçekten olayları neden deneyimlediğimiz yani neden yaşadığımız. Bazen insanlara ve hatta kendinize kızabilirsiniz. Pişman olabilir ve kendinizi aldatılmış ve hatta salak gibi bile hissedebilirsiniz ama unutmayın bir sonraki yolculuğunuz çok daha keyifli olacaktır. Hayatın içindeki her gizemi çözmek zorunda da değilsiniz. Sadece ne kazandığınıza bakın. Emin olun kaybettiğinizi düşündüğünüz zaman bile kazandığınız bir şeyler mutlaka vardır. Siz elinizden gelenin en iyisini yapın. Mesela bir dahakine daha çok sevin. Ve evet kesinlikle katılıyorum ki bazen kabullenmek çok zor olabilir ve söylenecek sözler de bitmeyebilir ama zaten hayatın ve insanların çok eğlenceli ve dürüst olacağının garantisini veren oldu mu ki? En azından bana vermediler. Yaşadığınız bütün hayal kırıklıklarına rağmen Allah'a verdikleri ve vermedikleri için şükretmeye devam edin çünkü unutmayın ki yarın sabah güneş daha bir sıcak doğacak ve yeni başlangıçlar oralarda bir yerlerde sizi bekliyor olacaktır...

7 Ocak 2012 Cumartesi

Eylül...

İnsanın hayatına anlam katan şeyler vardır.
Kendisine çeken, bağlayan ve huzurlu hissettiren şeyler.
Ben kendimi bildim bileli bir sonbahar aşığıyım ve hatta bu yüzdendir ki Eylül bende çok farklı duygular uyandırır.
Hatta bilen bilir ki bir gün kızım olursa sırf bu yüzden adı Eylül olacak...
Bir renk cümbüşüdür Eylül. Yepyeni sayfalar gibidir hayatın içinden. Gizem barındırır içinde.
Yağmur en çok Eylül'de dokunur yüzünüze, kalbinize.
Serin rüzgarı, insanı kendine hayran bırakan saflığı, cazibesi ve anaçlığı vardır Eylül'ün... Ve ben şimdi yine bir Eylül'ü bekliyorum sabırla ve heyecanla. Bu seferki sarı veya kızıl değil ama size resmini çizebilseydim veya gösterebilseydim inanın yandaki resim bile kış kalırdı yanında...
Şimdi siz de bir düşünün, sizin hayatınızın mevsimi hangisi?